Sancaktepe Belediye Meclisi'nin Haziran ayı oturumunda, MHP İlçe Başkanı ve Meclis Üyesi Hakan Şahinoğlu'nun yaptığı konuşma dikkat çekti. Şahinoğlu, Yenidoğan Mahallesi'ndeki sağlık hizmetlerine verilen desteği olumlu bulurken, aynı zamanda CHP'li Belediye Başkanı Alper Yeğin'in daha önce kamuoyuna verdiği "yolsuzluk tespit edilirse istifa ederim" sözünü gündeme taşıdı.
"Sağlık Hizmetlerinin Arkasındayız, Ancak Alan Kimin?"
Şahinoğlu, konuşmasında yapılan sağlık yatırımlarının kamu yararına olduğunu vurgularken, bu hizmetlerin verildiği alanın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) ait olup olmadığına dair netlik istedi:
"Yenidoğan’da yapılan sağlık hizmetlerinin arkasındayız. Siz görevinizi düzgün yapıyorsunuz, bu konuda hemfikiriz. Ancak tahsis edilen yerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait olduğu söyleniyor. Bu doğru mu?"
"İstifa Sözünü Siz Verdiniz, Biz Hatırlatıyoruz"
Konunun yolsuzluk boyutuna da değinen Şahinoğlu, CHP'li Alper Yeğin'in daha önce kamuoyuna yaptığı "yolsuzluk varsa istifa ederim" açıklamasını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
"Siz dediniz ki, eğer bir tane yolsuzluk görürseniz istifa edeceğim. Biz de Belediye Başkanı olarak güzel yönettiğinizi biliyor, inanıyoruz. Bu açıklamanızı hatırlatma gereği duyduk."
Bu sözlerle Şahinoğlu, istifa taahhüdünün kendisine ait olmadığını, yalnızca meclis kürsüsünden muhatabına hatırlatma yaptığını özellikle vurguladı.
"Aynı Hukuk, Aynı Devlet: Ölçü Çifte Standart Olmamalı"
Şahinoğlu, konuşmasının devamında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde görev yapan bazı yöneticilerin yolsuzluk iddiasıyla tutuklanmasına değindi ve hukuk sistemine karşı takınılan tavırları eleştirdi:
"İBB’de görev yapan partinizin bazı başkanları yolsuzluktan içeri alınıyor. Demek ki yapılabiliyormuş. Alper Yeğin’e sesleniyorum: Sizi İsmail Erdem davasında aklayan hukukla, bugün İBB personelini tutuklayan hukuk aynı hukuk. Aynı devlet, aynı adalet sistemi."
Şahinoğlu, hukukun yalnızca lehimize işlediğinde savunulmasının, aleyhte işlediğinde ise reddedilmesinin meclis meşruiyetine zarar vereceğini belirterek şunları söyledi:
"Lehinize karar çıkınca ‘hukuk doğru’, aleyhinize çıkınca ‘bu sistem bozuk’ demek, bu meclisin saygınlığına gölge düşürür. Herkes için eşit hukuk anlayışı esas alınmalı."
Bu konuşma, yerel meclislerde siyasi tartışmaların ve hesap sormanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor. Sizce bu tür açık tartışmalar, yerel yönetimlerde şeffaflığı ve hesap verebilirliği artırmada ne kadar etkili olabilir?
İSTANBUL (UHA) - GÜLSEVEN TAŞ
SON YAZILAR