Ramazan ayı, yalnızca oruç tutulan bir dönem değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın, birlikteliğin ve manevi huzurun zirveye ulaştığı özel bir zaman dilimidir. Ancak, geçmiş yıllardaki Ramazanlarla günümüz arasındaki farklar her geçen yıl daha belirgin hale geliyor. Eski Ramazanların samimiyeti, komşular arası dayanışma, şimdilerde nostaljiyle anılıyor.Eskiden Ramazan geceleri, cami minarelerini süsleyen mahyalarla aydınlanırdı. "İmanla yaşa" ve "Hoş geldin Ramazan" gibi yazılar, gökyüzünde parıldayarak insanlara manevi bir huzur verirdi. Bu gelenek, Osmanlı döneminden miras kalan ve bugün hâlâ bazı büyük camilerde yaşatılan bir sanat.Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte alarm saatleri ve telefon bildirimleri sahurda uyanmayı kolaylaştırıyor. Ancak eski Ramazanlarda, sahur vakti davulcuların söyledikleri manilerle duyurulurdu. Davulcular, her mahallede farklı manilerle insanları sahura kaldırır, bayramda ise bahşiş toplamaya çıkardı artık o manileri duyamıyoruz.Eski Ramazanların en büyük özelliği, komşuluk ilişkilerinin çok daha güçlü olmasıydı. İftar sofraları yalnızca aile içinde değil, komşularla birlikte kurulurdu. Hanelerde pişirilen yemekler birbirine ikram edilir, iftar vakti kapılar çalınıp sıcak pideler dağıtılıp paylaşılırdı. Bugün bu gelenek büyük şehirlerde zayıflamış olsa da, Anadolu’da hâlâ sürdürülüyor olması sevindici.Ramazan geceleri sadece ibadetle değil, aynı zamanda geleneksel eğlencelerle de hatırlanırdı. Meddah gösterileri, orta oyunları ve özellikle Hacivat-Karagöz gölge oyunları çocuklardan yetişkinlere herkesin ilgiyle izlediği etkinliklerdi. Günümüzde bu oyunlar daha çok müzelerde ve özel etkinliklerde yaşatılmaya çalışılıyor.Teknolojinin ve modern yaşamın getirdiği yenilikler, eski Ramazanların sıcaklığını ve samimiyetini bir nebze gölgeledi. Ancak, Ramazan ayı hâlâ paylaşmanın, yardımlaşmanın ve manevi huzurun en yoğun hissedildiği zamanlardan biri olmaya devam ediyor. Belki de bu yıl, eski Ramazanları yeniden yaşatmak için sevdiklerimizle daha fazla vakit geçirmeli, paylaşmayı ve dayanışmayı ön plana çıkarmalıyız.
Ramazan ayının getirdiği bereketin ve huzurun herkesin gönlünce olmasını dileyerek, eski Ramazanların ruhunu tekrar hatırlamak dileğiyle…
Gazeteci:Hüsnü Değirmenci
SON YAZILAR