Hatay’da son yıllarda yaşanan trafik kazaları, artık bir kabusa dönüşmüş durumda. Ne yazık ki, bu kabus her geçen gün bir can daha alıyor, bir yaşam daha sona eriyor. Son olarak, bir işçi servisinin tıra çarpması sonucu 6 kişinin hayatını kaybetmesi, 8 kişinin ise yaralanması, yüreğimizi derinden sarsan bir başka facia olarak kayıtlara geçti. Ancak, bu kazalar yalnızca rakamlardan ibaret değil. Her biri, geride bıraktığı kayıplarla, birer yaşanmış acıya dönüşen olaylar. O kaybolan hayatlar, bir aileyi, bir dünyayı yok ediyor. Bir anlık dikkatsizlikle başlayan ölümler, yıllarca süren derin yaralar bırakıyor. Ve geriye kalan, kaybedilen sevdiklerinin acısıyla boğuşan o aileler, bir daha asla eskisi gibi olamayacak.
Hatay’daki son iki yılın trafik kazalarına bakıldığında, çoğunun ağır tonajlı araçların karıştığı kazalar olduğu göze çarpıyor. Peki, bu trajedilerin asıl sebebi nedir? Yetersiz yol güvenliği mi, yoksa sürücü hataları mı? Her iki faktör de bu ölümlerin başlıca sebepleri arasında yer alıyor ve ne yazık ki, her iki etken de birbirini besliyor.
Hatay’ın yolları, bu kazaların temel sebeplerinden birini oluşturuyor. Ne yazık ki, bu yolların çoğu, hem araçların güvenli bir şekilde seyretmesi hem de yayaların güvenle karşıdan karşıya geçebilmesi için gerekli standartları karşılamıyor. Yollar dar, kavşaklar ve dönüş noktaları düzensiz, yol çizgileri silinmiş, trafik işaretleri eksik, aydınlatmalar yetersiz. Ve bu eksikliklerin sonucunda, sürücüler adeta göz kararmış bir şekilde yol alıyor. Birçok yol, her an bir tehlike barındıran dar geçişlere sahip. Bu yollar, adeta birer ölüm tuzağına dönüşmüş durumda. Ve zaman zaman, bu tuzaklar hayatlarla, bazen de sadece maddi kayıplarla sonuçlanıyor.
Bir hayat kaybolduğunda, geriye sadece yas, acı ve kaybedilen bir umut kalıyor. Ama ne yazık ki, hala bu yolları güvenli hale getirme konusunda gerekli adımlar atılmıyor. Her kaza sonrası, “Keşke bir şeyler yapılmış olsaydı” demek, hiçbir zaman kaybedilen hayatı geri getirmiyor. Oysa her bir kazadan sonra geriye kalan acı, bir ailenin, bir toplumun yüreğinde derin izler bırakıyor. Hatay’daki yollar, güvenli ve modern bir altyapıya kavuşturulmadıkça, bu trajediler ne ilk ne de son olacak. Gerçekten de, her bir kaza sonrası kaybolan hayatlar, bir başka acıya dönüşüyor.
Ancak, bu kazaların sadece kötü yol koşullarından kaynaklandığını söylemek de yanıltıcı olur. Sürücü hataları da büyük bir etken. Hız limitlerinin aşılması, dikkatsizlik, trafik işaretlerinin göz ardı edilmesi gibi faktörler, kazaların artmasına sebep oluyor. Fakat bu hatalar da, kötü yol koşullarının bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Dar yollar, yetersiz aydınlatmalar ve eksik işaretlemeler, sürücülerin daha fazla risk alma eğiliminde olmalarına yol açıyor. Yani, yol koşullarının kötü olması, aslında sürücüyü daha tehlikeli hale getiriyor.
Bu trajedilerin önüne geçmek için yapılması gereken tek şey var: Hatay’ın yolları güvenli hale getirilmelidir.
Her kaza sonrası, “keşke” demek artık yeterli değil. Geride kalan kayıpları geri getiremezsiniz. Ancak, bir hayat kaybolmadan, bu yollar güvenli hale getirilirse, belki de bir can daha kurtarılabilir. Artık zamanı geldi; bu yolları güvenli kılmak için atılacak adımlar, sadece kazaları engellemekle kalmayacak, aynı zamanda bir toplumun acılarını da hafifletecektir. Hatay’ın yolları güvenli hale getirilmeden, bu trajediler son bulmayacak.
SON YAZILAR