HAYATIMIZDA OLANLAR VE ZİHNİMİZDE Kİ OTOMATİK DÜŞÜNCELER

Nedir bu zihnimizdeki Otomatik olumsuz  düşünceler,? zihnimizde bir olay veya durumla karşılaştığımızda hızla beliren düşüncelerdir. Bu düşünceler genellikle bilinçli bir çaba gerektirmeden oluşur ve çoğu zaman geçmiş deneyimlerimize, inançlarımıza ve duygusal durumlarımıza dayanır. Zihnimiz, bu otomatik düşünceler aracılığıyla yaşadıklarımızı yorumlar ve anlamlandırır. 

İş ,sosyal ve özel hayattaki İlişkilerimizde otomatik düşünceler büyük bir rol oynamaktadır. İnsanlarla olan etkileşimlerimiz sırasında bir dizi otomatik düşünce ortaya çıkabilir. Örneğin, bir arkadaşımızın beklenmedik bir şekilde davranış sergilemesi, zihnimizde hemen olumsuz bir yorum yapmamıza neden olabilir. Bu tür düşünceler, ilişkilerimizi etkileyebilir; çünkü onları kişinin niyetlerini veya karakterini yanlış bir şekilde değerlendirmemize neden olur.Daha iyi anlaşılması adına örneklerle yola çıkmak gerekirse,

Beklentiler ve Gerçekler:

  - Örnek: Bir arkadaşınız, sizi davet etmediği bir partiye katılırsa, hemen "Beni sevmiyor" diye düşünebilirsiniz. Altta yatan nedenler olasılıkları düşünmeden tabir-i caizse kesin hüküm kesersiniz.

  - Açıklama: Bu düşünce, genelde bu tür durumlarda otomatik olarak ortaya çıkar ve arkadaşınıza yönelik kötü bir algı yaratabilir. Oysa belki de nedeni tamamen farklıdır (iş, sağlık vb.).

    İlişki Güvensizliği:

  - Örnek: Partneriniz, bir süreliğine mesaj atmadıysa, "Beni terk ediyor"  "Beni önemsemiyor" diye düşünebilirsiniz.

  - Açıklama: Bu tür düşünceler, ilişkinizde güvensizlik hissi doğurabilir. Gerçekçi bir şekilde durumu değerlendirmek, iletişim kurmak önemlidir. Olumsuz düşüncenin esiri olmak yerine bu konudan duyduğunuz rahatsızlığı dile getirerek sağlıklı iletişim kurmanın temelini de oluşturabilirsiniz.

İş Hayatında Otomatik Düşünceler:

Performans Kaygıları:

  - Örnek: Sunum yapmadan önce, "Herkes benden daha iyi sunum yapacak" diye düşünmek. Kendinize inanmak ve özgüveni korumak yerine başkalarının ne düşüneceğine odaklanmak sizi daha çok kaygıya düşürür ve hata olasılığını arttırır.

  - Açıklama: Bu düşünce, kendinize olan güveninizi sarsabilir. Oysa her işin kendine özgü zorlukları vardır ve bazen karşılaştırmalar yanıltıcı olabilir.

 Eleştirinin Algılanması:

  - Örnek: Patronunuz bir projeyle ilgili eleştiride bulunduğunda, "Başarım yeterli değil, işimi kaybedebilirim" düşüncesi.

  - Açıklama: Eleştiri çoğu zaman kişisel algılanabilir, ancak yapıcı olduğu durumlarda gelişim fırsatı sunabilir. Kişiselleştirmek ve kendinizi yetersiz olarak değerlendirmek bu açıdan bakmak yerine kendinize katabileceklerinize odaklanabilirsiniz.

Genel Durumlar:

Sosyal Durumlar:

 - Örnek: Davet edildiğiniz bir etkinlikte, "Hiç kimse benimle konuşmayacak" düşüncesi.

 - Açıklama: Bu otomatik düşünce, sosyal kaygılara neden olabilir; ama sonuç olarak, etkinliğe katıldığınızda insanların sizinle ilgilendiğini fark edebilirsiniz.

- Arkadaşlarla İletişim:

 - Örnek: Bir arkadaşınızın etkinliğe katılmaması durumunda, "Artık benimle arkadaş olmak istemiyor" düşüncesi.

 - Açıklama: Arkadaşınızın yıllık izinde veya bir sorunu olabilir, bu yüzden düşüncenizi sorgulamanız önemlidir.

Otomatik düşünceleri tanımak, bu düşüncelerin nasıl kaynaklandığını anlamak ve onlarla yapıcı bir şekilde yüzleşmek, hem özel hem de iş hayatındaki ilişkilerinizi geliştirebilir. 

Otomatik düşünceler, negatif bir döngüye yol açabilir ve bu döngü ilişkilerde güvensizlik, çatışma veya kopmalara neden olabilir. Bu yüzden, otomatik düşüncelerimizi tanımak ve onları sorgulamak önemlidir. Mindfulness teknikleri veya bilişsel davranış terapisi gibi yöntemlerle bu düşünceleri yönetmek, ilişkilerimizi daha sağlıklı bir şekilde sürdürmenize yardımcı olabilir.

Kısacası, otomatik düşünceler zihnimizle ve ilişkilerimizle iç içe geçmiş durumdadır. Farkındalığımızı artırarak ve bu düşünceleri etkili bir şekilde işleyerek, daha sağlıklı ve daha tatmin edici ilişkiler kurabiliriz. Otomatik düşüncelerinin doğruluğuna inanmak yerine gerçekte  olanı sorgulayarak, aklımızdan geçeni kabul görmeden sağlıklı  iletişimde olmak dileğiyle...

EKONOMİ